Prof. Dr. Gökhan Kabaçam, yaptığı açıklamada, kromo-magnifiye endoskopi tekniğini kıymetlendirdi.
Prof. Dr. Gökhan Kabaçam, karaciğer, pankreas, safra kesesi, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak, anüs üzere organlarda meydana gelebilecek iltihabi, tümöral ve öteki birçok hastalıkları kapsayan Gastrointestinal Sistem (GI)hastalıklarında net görüntüleme ve hastalığı erken saptama seçeneği sunan kromo-magnifiye endoskopi yolu ile bu bölgede bulunan hücrelerin kanserli olup olmadığını yahut ileride dönüşme riski olup olmadığını belirlemek için kullandıklarını söyledi.
Kabaçam, “Klasik endoskopi ve kolonoskopi yollarına kıyasla kromo-magnifiye endoskopi, kanserli hücreleri çok daha net bir biçimde tespit ediyor. Yol sayesinde, yemek borusu, mide, ince bağırsak ve kalın bağırsakta yer alan prekanseröz(kansere dönüşebilen dokular) ve kanserli dokular çok erken evrede ortaya çıkarılıyor ve tedavi süreci hızlanıyor” diye konuştu.
‘50 YAŞINDAN SONRASINA DİKKAT’
Kabaçam, Türkiye’de son istatistiklere nazaran her 29 şahıstan birisinde kolon (kalın bağırsak) kanseri geliştiğini ve bunların 10 yıllık bir gelişim süreciyle oluşan hastalıklar olduğunu söyleyerek, bilhassa 50 yaşından sonra gaytada saklı kana bakılmasını tavsiye ettiklerini belirtti.
Kabaçam, “Gastrointestinal kanal içindeki organlardan kaynaklı rahatsızlıklarda risk profiline bakarak gerekirse endoskopi ve kolonoskopi tekniklerini tavsiye ediyoruz. Riskli belirtiler ortasında, tedaviyle düzelmeyen şikayetler, ailede kanser hikayesi, kilo kaybı, kansızlık, kanama, bulantı-kusma, yutma zahmeti üzere şikayetler olarak sıralanabilir.”
‘TESPİT EDİLEMEYEN TÜMÖRLERİ BİLE ORTAYA ÇIKARIYOR’
Dünya Sıhhat Örgütü ve Gastroenteroloji/Onkoloji Derneklerinin, 45 yaşını geçen her sağlıklı yetişkinde, belirtiler ve şikâyetler olmasından bağımsız olarak tarama programı başlanmasını, 10 yılda bir yapılacak kromo-magnifiye endoskopi usulünün tercih edilmesini önerdiğini lisana getiren Kabaçam, “Kromo-magnifiye süreci sırasında, endoskop yardımıyla boyar unsur gastrointestinal sistemin mukoza yüzeyine püskürtülür. Daha sonra, bu bölgeler büyütmeli (magnifying) endoskopi ile yaklaşık 200 kat büyütülerek ayrıntılıca incelenir. Boyalar farklı bölgelere farklı biçimde reaksiyon verir, bu da hekimin kanserli yahut prekanseröz alanları tespit etmesine yardımcı olur.
Bu prosedürde, bir endoskop yardımıyla sindirim sistemi yüzeyine boya püskürtülerek, olağan endoskopi ile tespit edilemeyen kuşkulu lezyonlar, polipler yahut tümörler ortaya çıkarılır. Birebir prosedürde yeni gelişen aygıtlardaki ışığın dalga uzunluğunu değiştirerek lezyon tespitinin kolaylaşmasını sağlamak mümkün hale gelmiştir. Burada tarama hem olağan beyaz ışıkta hem de özel bir ışık kullanılarak yapılmakta, saptanan kuşkulu alanların büyütülerek değerlendirmesiyle neredeyse patolojide saptanan doğrulukta imajlar elde edilir. Deneyimli ellerde kullanıldığında ileride kansere dönebilecek riskli lezyonların teşhis ve tedavisi, münasebetiyle kanserin önlenmesi, ayrıyeten kansere dönüşmüş odakların hakikat tespiti ile tedavisi mümkün olur” dedi.
‘BU KANSERLERİ ÖNLEMEK MÜMKÜN’
“Bugün, kolon ve mide kanserlerden binlerce insanımızı kaybediyoruz. Bu kanser çeşitlerinde biz erken teşhisten de öte ‘önlemeyi’ hedefliyoruz’ diyen Kabaçam, tekniğin avantajları ile ilgili şunları söyledi:
“Kanserli yahut prekanseröz dokular erken evrede tespit edilerek müdahale edilebilir. Erken evre kanserlerde, büyük ameliyatlara gerek kalmadan endoskopik tedaviler yapılabilir ve böylelikle organ kaybının önüne geçilir. Süratli süreç sağlanır ve hasta kısa müddette olağan hayatına dönebilir. Ömür uzunluğu diyet ihtiyacını ortadan kaldırır ve kişinin ömür kalitesini korur. Sıhhat bakanlığının 2022 datalarına nazaran, günümüzde her 29 şahıstan birinde kolon kanseri görülüyor.
45 yaşından itibaren insanlarda sık formda poliplere rastlıyoruz. Kadın- erkek herkesin bilhassa 45 yaşından itibaren kolonoskopi ve endoskopi yaptırmasını ısrarla tavsiye ediyoruz. Önlenebilir hastalıklardan ötürü mevt sayısının önüne geçmek istiyoruz. Kromo-magnifiye endoskopi usulüyle de tüm bu rutin işler daha kolaylaşacak, ameliyat gerektirmeden tedavi bahtını yakalayacak ve ömür kaliteniz artmış formda hayatınıza sıhhatle devam edebileceksiniz.”