Koronavirüs salgınının kısıtlamaları ve sonrasında da Rusya-Ukrayna savaşının getirdiği jeopolitik olumsuzlukların körüklediği olumsuz ekonomik koşullara rağmen Türkiye büyümesini sürdüren nadir ülkeler arasında yerini aldı.
Uluslararası derecelendirme kuruluşları da bu doğrultuda Türkiye’nin büyüme notunu olumlu yönde artırıyor.
Türkiye, dünyada etkinliği yüksek Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile ikili çalışmalar yürütüyor.
“Türkiye’nin güçlü bir büyüme potansiyeli olduğuna inanıyoruz”
Bu aşamada, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Başkanı Odile Renaud-Basso, Türkiye’de yürütülen çalışmaları aktararak, “Türkiye için olumlu bir büyüme bekliyoruz. 2022 için büyüme tahminimizi yüzde 4,5’e yükselttik ve gelecek yıl için büyüme tahminimiz biraz daha aşağıda, ancak biz Türkiye’nin güçlü bir büyüme potansiyeli olduğuna inanıyoruz. Türkiye’de yeni projeleri finanse etmeyi ve faaliyet seviyemizi yüksek tutmayı istiyoruz.“ değerlendimesini yaptı.
“Türkiye çok genç, enerjik ve yetenekli bir nüfusa sahip”
Türkiye’de bulunduğu süre içerisinde çok önemli ve faydalı görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten Renaud-Basso, Türkiye’de ekonomik aktivite ve endüstriyel imkanların güçlü olduğunu ve Türkiye’nin çok genç, enerjik ve yetenekli bir nüfusa sahip olduğunu ifade etti.
“Türkiye’de işini büyüten, ihracatını geliştiren birçok müşteri var”
Renaud-Basso, Türkiye’de inovasyon ve gelişme düzeyini artıran, işini büyüten, ihracatını geliştiren birçok müşterilerinin olmasının çok önemli olduğuna dikkati çekti.
“Türkiye’de çok yüksek düzeyde faaliyetimiz var”
Renaud-Basso, “EBRD, 2009 yılında Türkiye’de yatırım yapmaya başladı. O zamandan beri 17 milyar doların üzerinde yatırım yaptık ve ülkede çok yüksek düzeyde faaliyetimiz var.” diye konuştu.
“Geçen yıl Türkiye’de yatırım rekoru kırdık”
Geçen yılın Türkiye’ye yatırımda rekor kırdıkları bir yıl olduğunu anımsatan Renaud-Basso, “Geçen yıl Türkiye’de 2 milyar dolarlık yatırımımız oldu. Bunun yüzde 93’ü özel sektöre yönelikti. Türkiye’de özel sektörün kalkınması, yeşile dönüşüm, yeşil gündeme geçişin desteklenmesi gelecek dönemde de öncelikli alanlarımızdan olacak.
Türkiye’deki etkinliğimizden çok memnunuz
Müşterilerimizi faaliyetlerini yeşillendirmeleri ve karbonsuzlaştırmaya doğru ilerlemeleri için eşlik ediyoruz. Dolayısıyla Türkiye’deki etkinliğimizden çok memnunuz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye çok önemli bir operasyon ülkesi”
AA’nın haberine göre, Renaud-Basso, “Türkiye çok önemli bir operasyon ülkesi. Kadınların belirli finansman programlarına daha çok dahil olması ve iş piyasasına daha iyi entegrasyonu gibi konular üzerine farklı ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz. İstanbul’da toplu taşıma kullanan kadınlar için daha iyi durumun nasıl sağlanacağı üzerinde çalıştık. Yani bu yaptığımız işin kalite angajmanlarından biri, yapmak da çok önemli.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’deki finansman projemizin yarısından fazlası yeşil projeler”
Türkiye’de ekonomiyi destekleme, özel sektörü destekleme, dijitalleşmeyi destekleme ve dekarbonizasyonun öncelikleri arasında yer aldığını dile getiren Renaud-Basso, “Dolayısıyla, Türkiye’deki finansman projemizin yarısından fazlası ya yenilenebilir ya da karbon üzerinde olumlu bir etkiye sahip oldukları ve karbonizasyona katkıda bulundukları için yeşildir.” diye konuştu.
“Türkiye’de faaliyet seviyemizi yüksek seviyede tutmayı istiyoruz”
Renaud-Basso, Türkiye’de yeni projeleri finanse etmeyi ve faaliyet seviyelerini yüksek tutmayı istediklerini ifade ederek, “Tabii bu büyük ölçüde talebe bağlı. Dolayısıyla, hükümet, belediyeler, özel sektörden gelecek finanse edebileceğimiz projelere ihtiyacımız var. Çevreci, rekabetçiliği artıran, kapsayıcılığa katkıda bulunan projeler önceliklerimiz arasında. Bunlar bizim için önemli kriterler. Ülkede aktif olmaya devam etmeye ve müşterilerimize bu zor zamanlarla yardımcı olmaya hazırız.” dedi.
“Enerji güvenliği finansmanı, banka için büyük bir öncelik”
Şu anki enerji krizi nedeniyle enerji güvenliği finansmanının faaliyet gösterdikleri tüm ülkelerde banka için büyük bir öncelik olduğuna dikkati çeken Renaud-Basso, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye’de finanse ettiğimiz yenilenebilir bir projemiz var ve mümkün olduğunda bunu yapmaya devam ediyoruz. Dolayısıyla bunun bizim için çok önemli bir öncelik olmaya devam edeceğini düşünüyorum. Türkiye, bu konuda çok yüksek bir potansiyele sahip ama yine de kömüre ve gaza çok bağlı. Türkiye’nin geçen yıl Paris Anlaşması’nı imzalamış olmasını çok olumlu ve önemli buluyorum. Türkiye’nin uzun ve kısa dönemli stratejisini tanımlaması açısından önemli.”